TÜRKÇE YAYIN İÇİN ÖNSÖZ
Bu kitap, Yeni Kronoloji üzerine bir dizi araştırmanın girişidir. Yeni Kronoloji birkaç Rus bilim adamının geliştirdiği yeni ve önemli bir bilimsel alandır. Temel iddiası antikçağ ve Orta Çağ kronolojisinin ve tarihinin bugün kabul edilen versiyonunun önemli oranda çarpıtılmış olduğudur. Buna göre, bu versiyonun XVII. yüzyıla kadar yeniden yapılandırılması gerekmektedir. Bu iddia Yeni Kronoloji’yi geliştirenlerin yarattığı yeni matematiksel, istatistiksel ve gökbilimsel yöntemler temel alınarak oluşturulmuştur. Sonuçta, günümüze ulaşan neredeyse bütün eski yazılı kaynakların gerçekte XI-XVII. yüzyıllar arası dönemde olup biten olaylardan söz ettiği açıklığa kavuşturulmuştur. Ancak küresel kronolojinin yaratıldığı XVI-XVII. yüzyıllar arası dönemde bu kaynakların büyük kısmı yanlış tarihlenmiş olduğu için ve bu kaynaklarda tarif edilen Orta Çağ olayları suni olarak derin geçmişe doğru, yüzlerce ve hatta binlerce sene indirildiği için, orada XI-XVII. yüzyıllara ait olayların hayali serabını, hayalet yansımasını oluşturmuştur. Bu hayalet, “antikçağ” olarak adlandırılmıştır.
Yeni Kronoloji Eski Çağ hakkında oluşan bugünkü görüşü büyük oranda değiştirmektedir. Mesela, Osmanlı İmparatorluğu’nun ve Rusya İmparatorluğu’nun tarihinin, bugün kabul edilene kıyasla çok daha önemli yer tuttuğu görülmektedir. Bu iki hükümdarlığın muhtemelen XIV-XVI. yüzyıllar arasında bir bütün imparatorluk oluşturduğu ortaya çıkmaktadır. Örneğin, İstanbul’un yakınlarında bulunan Beykoz tepesindeki devasa “Hazret-i Yuşa türbesi” gibi meşhur Osmanlı kutsal yerlerinin dünya tarihi için bugün kabul edilene kıyasla çok daha büyük önem taşıdığı öğrenilmektedir.
Doğru eski tarihin bilincine varılması biriken birçok yanlış anlamayı açıklamaktadır. Örnek olarak, Rus ile Osmanlı devletleri arasındaki birliğin tarihî olarak çok daha sıkı olduğu açıklığa kavuşmaktadır. Bugün bu durum unutulmuştur. Ancak Yeni Kronoloji’ye göre, Panslavizm ve Türkçülük aslında aynı şeydir. Çünkü güya IV-V. yüzyıllara ait büyük Slav fethi ve XIII-XIV. yüzyıllara ait büyük Türk “Moğol” fethi, büyük ihtimalle, aynı fetihtir. Eski İmparatorluk içinde Slavlar ve Türkler her zaman ortak bir dil bulup anlaşmıştı. Herhalde, bir bütün halindeki Hükümdarlık XVII. yüzyılın başlangıcında dağılmıştır.
İmparatorluğun yeniden kurulması teşebbüsleri söz konusu olmuştur. Buna yönelik kuvvetli eğilimler Rus’ta ve Osmanya=Atamanya’da bulunmuştur. Oluşan durumda reformcular müttefik olan Rus’u ve Osmanlı Devleti’ni birbirinden ayırmaya çalışmıştır. Eski İmparatorluğun metropolünün gücünü tükettiği Rus-Türk savaşlarının yeni dalgası başlamıştır.
Bu kitabı okumak için, okuyucunun hiçbir özel bilgiye sahip olma ihtiyacı yoktur. Okuyucuda gereken tek şey dünya tarihine yönelik merak ve bu tarihin çok sayıdaki esrarını anlamaya yönelik istektir. Bu kitap doğal-bilimsel yöntemlerin tarihte kullanılmasıyla ilgilenen geniş okur çevresi içindir.
A.T.Fomenko